Verem, diğer bilinen adıyla tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis bakterisinin neden olduğu, öncelikle akciğerlerde görülen bir enfeksiyon hastalığıdır. Verem hastalığının başlıca belirtileri arasında iki haftadan uzun süren öksürük, balgam çıkarma, yüksek ateş, göğüs ağrıları, iştahsızlık, gece terlemesi, halsizlik, yorgunluk, kan tükürme ve aşırı kilo kaybı bulunmaktadır. Verem, insanlık tarihi boyunca milyonlarca can almış ve günümüzde tedavisi bulunmasına rağmen hala ölümcül olabilmektedir. Resmi verilere göre, her yıl yaklaşık 9,2 milyon insan verem hastalığına yakalanmakta ve 1,6 milyon insan verem nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Dünyadaki tüm hasta ölümlerinin %2,5'ini ve önlenebilir ölümlerin %26'sını verem hastaları oluşturmaktadır. Tedavi edilmemesi veya yetersiz tedavi edilmesi durumunda ölümcül olabilen verem, erken teşhis ve uygun tedavi ile tamamen iyileştirilebilir. Tedavinin erken başlaması ve gerekli sürede uygulanması ile %100 kalıcı iyileşme sağlanabilir.

Verem hastalığı, insanlık tarihi boyunca en tehlikeli hastalıklardan biri olmuştur. Ancak günümüz tıp dünyasında yaşanan gelişmeler sayesinde verem için oldukça etkili ilaçlar bulunmaktadır. Erken teşhis konulan hastalarda çoğu zaman hastanın hastaneye yatmasına gerek kalmamaktadır. Ülkemizde verem teşhisi konulduktan sonra, Verem Savaş Dispanseri'nin koordinasyonu altında, teşhisten sonra iki ay boyunca ağız yoluyla alınan dört farklı ilaç ve devam eden süreçte ise dört ay boyunca iki farklı ilaç kullanılarak toplamda altı ayda verem hastalığı tedavi edilmektedir. Verem teşhisinin konulması ve ilaç tedavisine başlanması ile hastalığın belirtileri azalabilir veya tamamen ortadan kalkabilir. Ancak hastalığın tamamen iyileşmesi ve tekrarlamaması için altı aylık tedavi sürecinin sağlıklı bir şekilde tamamlanması gerekmektedir. Gerektiği durumda bu tedavi süresi uzatılabilir. İlaçların tedavi süresi boyunca düzenli olarak her gün kullanılması hayati önem taşımaktadır; aksi takdirde tedavisi çok daha zor olan dirençli verem hastalığına yol açabilir. Hastalık sürecinin ilerlemiş olmasında ve bulaşıcılık oranının fazla olduğu durumlarda tedavinin hastanede yapılması daha uygundur. Verem tedavisi doğru ve düzenli olarak uygulandığında hastalık tamamen iyileşmektedir.

Verem hastalığına yakalanan kişi, hastalığın doğası gereği ilk zamanlarda aşırı kilo kaybına uğrayabilir. Ancak ilaç tedavisine başlandıktan sonra iştahı tekrar yerine gelecek ve kilo almaya başlayacaktır. Bu nedenle kişiye özel bir diyet programı uygulamasına gerek yoktur. Hatta tam aksine, hastalık sürecinde kişinin gereğinden fazla beslenmesi vücut sağlığına olumsuz etki gösterebilir. Verem hastalığı, düzenli tedavi ve ilaç kullanımı sonucu tamamen iyileştirilebilir ve hastanın hayatının geri kalan bölümünde hastalığın tekrar nüksetme tehlikesi ortadan kalktığı gibi, hastanın hayatını olumsuz etkileyecek herhangi bir hasar da kalmamaktadır.

Verem hastalığı hakkında verilebilecek genel bilgiler bunlar olmakla beraber, kişinin daha detaylı bilgi alabilmesi için doktoruna ve Verem Savaş Dispanserlerine başvurmasında fayda bulunmaktadır.