Kekemelik Tedavisi Kekemelik, ilk kez çocukluk döneminde tanısı konan konuşma bozuklukları arasında yer alır. Bu nedenle, kekemeliğin tedavisine de yine çocukluk döneminde başlanması önemlidir. Kekemelik Nedir? Kekemeliğin temel özelliği, bireyin konuşmasının akıcılığının ve zamanlamasının yaşa uygun olmayacak şekilde bozulmasıdır. Bu bozulmalar arasında ses ve hece tekrarları, sesleri uzatma, ünlemleme, kelimelerin parçalanması, duyulabilir veya sessiz bloklar (konuşma esnasında tamamlanan veya tamamlanamayan aralar), dolaylı yoldan konuşma (söylemesi zorunlu sözcüklerden kaçınmak için farklı sözcükler kullanma), kelimeleri fiziksel bir gerginlikle söyleme ve tek heceli sözcük tekrarları bulunur. Bu bozukluklar, okul ve mesleki başarıyı ve toplumsal iletişimi olumsuz etkiler. Kekemelikle birlikte tikler, göz kırpma, dudak ve yüz hareketleri, kafa hareketleri, nefes alma davranışları veya yumruk sıkma gibi motor davranışlar gözlenebilir. Bozukluğun şiddeti ve yaygınlığı bireyden bireye değişkenlik gösterir. Şarkı ve tekerleme söyleme, cansız varlıklar ya da evcil hayvanlarla konuşma ve fısıltıyla konuşma sırasında kekemelik bazen görülmezken, kaygı ve gerginliğin veya iletişimde baskının hissedildiği durumlarda kekemelik artabilir. Kekemelik Tedavisinde Sık Kullanılan Yöntemler
Geleneksel tedavi yöntemlerinde, alışılmış davranış örüntülerinin değiştirilmesi ve öğrenilmiş tepki ve gerginliğin azaltılması odaklanılır. Blok analizi ve modifikasyon yapılır; bunların azaltılması veya tamamen ortadan kaldırılması hedeflenir. Yeni gelişen terapi tekniklerinde ise konuşma akıcılığının yeniden düzenlenmesi odak noktasındadır. Bu tekniklerde, seslerin, hecelerin ve sözcüklerin arasında düzgün geçişler sağlanarak ve hız ayarlanarak konuşmanın yeniden düzenlenmesine çalışılır. Geleneksel yaklaşım, küçük çocuklar için pek uygun değildir; ancak akıcılığı kolaylaştırıcı yaklaşımlar küçük yaş gruplarında oldukça başarılı sonuçlar vermiştir ve relapsların daha seyrek olduğu gözlenmiştir. Ailelere, çocuklarının konuşmasındaki bozukluğun üzerinde durmamaları telkin edilse de, ailelerin birçoğu bu durumu göz ardı edememekte ve çocuklarının konuşmasına sözel ya da duygusal tepkiler ile müdahale edebilmektedir. Bu nedenle, tedavi süresince aile danışmanlığı özenle devam ettirilmelidir. Özellikle 2-3 yaş döneminde, çocuktaki düşünce hızının konuşma hızından önde olduğu ve akıcılıktaki bozulmanın geçici olduğu açıklanmalı ve ailelerin kaygı düzeyleri azaltılmaya çalışılmalıdır. Kekemelik sorunu olan kişilerle konuşma konusunda baskı yapılmaması için çevresine çeşitli öneriler verilmelidir. Bu öneriler arasında kelime ve cümlelerinin düzeltilmemesi, kişinin kendini rahatça ifade etmesine imkân tanınması, konuşurken sabırla dinlenmesi ve kişinin dikkatinin konuşması üzerine çekilmemesi gibi hususlar bulunur. Utandırma, alay etme ve zorlama gibi tutumlar tedavi sürecinin uzamasına sebep olabilir. Özellikle çocuk yaştaki hastaların ailelerinin aşırı titiz, denetimci, düzenli ve kuralcı tutumları gevşetilmelidir. Psikoterapi, 8-9 yaşından küçük çocuklar için oyun yoluyla, daha büyük hastalar için ise konuşma yoluyla tatbik edilir. İlaç Tedavisi Kekemelik tedavisi için özgün bir ilaç tedavisi bulunmamaktadır. İlk seçenek olarak 1-3 mg/gün dozunda pimozid veya haloperidol önerilir. Bu ilaçların etkisi, 1-2 hafta sonra başlar ve kesildikten sonra da devam eder. 2-3 aylık tedavi genellikle yeterlidir. Bu ilaçlar, konuşma hızının düzeltilmesinden ziyade tereddütler ve konuşmadan kaçma üzerinde etkilidir. Anksiyete için verilen genel tedavilerin etkinliği ise saptanamamıştır. |
Ceysu
26 Temmuz 2024 CumaÇocuğumda kekemelik belirtileri fark ettim ve tedaviye ne zaman başlamalıyım? Bu tedavi yöntemlerinden hangisi daha etkili olur?
Cevap yazAdmin
26 Temmuz 2024 CumaMerhaba Ceysu,
Çocuğunuzda kekemelik belirtileri fark ettiyseniz, erken müdahale çok önemlidir. Öncelikle bir uzmana başvurarak bir değerlendirme yaptırmanız faydalı olur. Kekemelik tedavisinde çeşitli yöntemler kullanılabilir ve hangi yöntemin daha etkili olacağı, çocuğunuzun bireysel ihtiyaçlarına bağlı olarak değişebilir.
Genellikle uygulanan tedavi yöntemleri arasında:
1. Konuşma terapisi: Çocuğunuzun konuşma becerilerini geliştirmeye yönelik çalışmalar.
2. Davranışsal terapi: Kekemeliğe neden olan olumsuz davranış kalıplarını değiştirme.
3. Elektronik cihazlar: Konuşma sırasında geri bildirim sağlayan cihazlar.
4. Destek grupları: Çocuğunuzun diğer kekeleyen bireylerle bir araya gelerek deneyimlerini paylaşması.
Hangi yöntemin çocuğunuz için daha uygun olduğunu belirlemek için bir uzmana danışarak başlamak en doğru adım olacaktır. Yardımcı olabilecek bir konuşma terapisti veya logopedi uzmanı ile görüşmenizi öneririm.
Sağlıcakla kalın.